A-

A+

Türk Ticaret Kanunu’nun “Sermayenin Kaybı, Borca Batık Olma Durumu” başlıklı 376. Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Tebliğ’de Önemli Değişiklikler

26 Aralık 2020 tarihli ve 31346 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 376ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (''Değişiklik Tebliği'') ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (''Kanun'')’nun 376. maddesine dayanılarak hazırlanan ve 15 Eylül 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 376ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ (''Tebliğ'')’de değişiklikler yapılmıştır.

Değişiklik ile anonim ve limited şirketler ile sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerindeki sermaye kaybı ve borca batık olma durumuna ilişkin uygulamada ortaya çıkan tereddütlerin giderilmesi ve içinden geçtiğimiz bu zorlu dönemde şirketlere sermaye yeterliliği ve finansal açıdan belirli kolaylıklar sağlanması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda, Değişiklik Tebliği’nin yayımlanması ile birlikte yürürlüğe giren yeni düzenlemelerin başlıcaları şöyledir:

  1. Sermaye Kaybına Ve Borca Batık Olma Durumuna İlişkin Yapılan Hesaplamalara Dair Getirilen İmkanlar
  • Tebliğ’in geçici 1. maddesi uyarınca, 1 Ocak 2023 tarihine kadar, Kanunun 376ncı maddesi kapsamında sermaye kaybı veya borca batık olma durumuna ilişkin yapılan hesaplamalarda henüz ifa edilmemiş yabancı para cinsi yükümlülüklerden doğan kur farkının sebep olduğu zararların dikkate alınmayacağı düzenlenmekteydi. Değişiklik Tebliği ile, kur farklarının Tebliğ’in yayım tarihi olan 2018 yılından sonraki dönemlerle sınırlı olmayacağı ve 2018 yılı öncesindeki dönemler de dahil olmak üzere, henüz ifa edilmemiş yabancı para cinsi yükümlülüklerden doğan kur farklarının şirket nezdinde yarattığı zararların tamamını kapsayacağı düzenlenmiştir.
  • Değişiklik Tebliği ile ek olarak, şirketlerin sermaye kaybı veya borca batık olma durumuna ilişkin yapacağı hesaplamalarda kur farkı zararlarının tamamının yanı sıra şirketlerin 2020 ve 2021 yıllarında tahakkuk eden kiralamalardan kaynaklanan giderlerin, amortismanlarınve personel giderlerinin toplamının yarısının da dikkate alınmayabileceği düzenlenmiştir.
  • Bununla birlikte Değişiklik Tebliği ile şirketlerin söz konusu kalemleri mükerrerlik oluşturamayacak şekilde hesaplaması gerektiği ve bu kalemlere ilişkin, şirketlerin Kanun’un 88. maddesi uyarınca hazırlayacağı finansal tablolarda herhangi bir kayda yer verilmeyerek bu hususların dipnot olarak gösterilmesi ile yetinilebileceği düzenleme altına alınmıştır.
  1. Sermaye Azaltılmasına İlişkin Getirilen Yeni İmkanlar
  • Tebliğ’in 8. maddesi uyarınca sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az üçte ikisi zarar sebebiyle karşılıksız kalan şirketin genel kurulu, sermayenin üçte biriyle yetinmeye karar verdiği takdirde sermaye azaltımı Kanun’un 473 ilâ 475.maddelerine göre yapılabilmekteydi. Değişiklik Tebliği ile birlikte, genel kurul kalan sermaye ile yetinilmesine karar verebileceği gibi, sermaye ve kanuni yedek akçeler toplamının en az yarısının özvarlık içerisinde korunması şartıyla, şirket sermayesinin asgari sermaye tutarına kadar indirilebilmesi de mümkün olacaktır.
  1. “Zarar” Miktarının Sermaye Kaybı Durumuna İlişkin Hesaplamalarda Dikkate Alınmasına Dair Düzenlemeler
  • Değişiklik Tebliği ile Kanun ile uyumlu olarak sermayenin karşılıksız kalması durumuna ilişkin tanımlar netleştirilmiş ve yapılacak hesaplamalarda, “zarar” miktarının dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.
  • Dolayısıyla,
    • zarar miktarının, sermaye ve kanuni yedek akçeler toplamının yarısına eşit veya yarısından çok ve üçte ikisinden az olması halinde, sermaye ve yedek akçeler toplamının en az yarısının karşılıksız kalacağı ve
    • zarar miktarının, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının üçte ikisine eşit veya bu tutardan çok olması halinde sermaye ve kanuni yedek akçeler toplamının en az üçte ikisinin karşılıksız kalacağı

kabul edilecektir.  

  1. Sermaye Kaybı Halinde Yapılacak Sermaye Artırımına İlişkin Getirilen Yeni Düzenlemeler
  • Tebliğ’in 10. maddesinin 1. fıkrasında şirketin sermaye kaybı halinde sermaye artırımı yoluna gidebileceği ve sermayenin zarar sonucu ortaya çıkan kayıp kadar azaltılması ile birlikte, eş zamanlı olarak istenilen tutarda artırılabileceği düzenlenmektedir. Fakat bu durumda şirketin sermaye artırımında artırılan sermayenin en az dörtte birinin tescilden önce ödenmesi gerektiği kabul edilmekteydi.
  • Değişiklik Tebliği ile ise, sermaye kaybı halinde eş zamanlı olarak sermaye azaltımı ve artırımı yapan limited şirketler için artırılan sermayenin en az dörtte birinin ödenmesi şartı kaldırılmış ve Kanun’un 585. maddesinde düzenleme altına alınan artırılan sermayenin tamamının, tescili izleyen 24 ay içerisinde ödenebileceği hükmüne uyum sağlanmıştır. Diğer taraftan Değişiklik Tebliği ile anonim şirketler için artırılan sermayenin en az dörtte birinin tescilden önce ödenmesi kuralı korunmuştur.
  • Tebliğ’in 10. maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen sermayenin zarar sonucu ortaya çıkan kayıp kadar azaltılması yoluna gidilmeden doğrudan artırılması halinde ise, sermayenin en az yarısını karşılayacak tutarın tescilden önce ödenmesi gerektiği düzenlenmekteydi. Fakat Değişiklik Tebliği ile bu durumda sermayenin en az yarısını karşılayacak tutarın tescilden önce ödenmesi zorunluluğu kaldırılmış ve tescilden önce tescil edilecek sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az yarısının özvarlık içerisinde korunmasını sağlayacak tutarın ödenmesinin yeterli olacağı düzenleme altına alınmıştır.
  • Bununla birlikte Değişiklik Tebliği ile Tebliğ’in 10. maddesine bir fıkra daha eklenmiş ve bu fıkrada zarar sonucu ortaya çıkan sermaye kaybı halinde şirketin alabileceği önlemlere ek olarak, eş zamanlı bir biçimde sermaye artırımı ve daha sonra azaltımı yapabileceği hüküm altına alınmıştır. Bu şekilde gerçekleştirilecek işlemler sonucunda, tescil edilecek sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının en az yarısının özvarlık içinde korunması ve bedelleri tamamen ödenmek şartıyla sermayenin istenilen düzeyde artırılmasına ve daha sonra azaltılması karar verilebilecektir.
  1. Sermaye Tamamlama Fonunun Kullanımına Dair Ek Düzenlemeler

Değişiklik Tebliği ile Tebliğ’in 9. maddesinin 3. fıkrasına eklenen düzenleme ile sermaye tamamlama fonunun yalnızca zararların mahsup edilmesi suretiyle kullanılabileceği düzenlenmiştir.

Sonuç

Getirilen değişiklikler ile sermaye kaybı ve borca batık olma durumuna ilişkin olarak Tebliğ’in yürürlüğe girdiği tarihten sonra uygulamada karşılaşılan belirsizliklerin giderilmesi ve bu kapsamda gerçekleştirilecek işlemlerin Kanun ve mevcut ticaret sicili uygulamalarına uyumlu hale getirilmesinin amaçlandığı görülmektedir. Bununla birlikte şirketlerin Covid-19 pandemisi sebebiyle yüzleştikleri finansal zorlukların aşılmasında şirketlere yardımcı olacak düzenlemeler getirilmiştir. Bu şirket bilançolarında göreceli de olsa bir rahatlama yaratabileceğinden olumlu karşılanmaktadır.